Biraz sonra duyacağınız şeyler size şaşırtıcı gelebilir. İnsanlar kemiklerin canlı bir doku olduğunu öğrenmeye başladıktan sonra çalışmalarını bu yönde yapmaya devam ettiler. Kemiklerimizin kırılma ve kırılmadan sonra kendilerini onarma yeteneğine sahip olduğu yaygın olarak bilinmektedir. Aynı zamanda kemiklerimiz, gün içerisinde karşılaştığı zorlukları bize hissettirmeden kendi içerisinde tamir edebiliyor.
İşte İnsan İskeleti Hakkında Tuhaf Gerçekler
1) Herkesin 206 Kemiği Yok
Ders kitapları insan iskeletinde anatomik norm olarak 206 kemik olduğunu öğretiyor. Ancak bebekler, ilk birkaç yıl boyunca mineralize olan, orjinal olarak kıkırdaktan yapılmış 300’den fazla kemikle doğar ve bazı kemikler birbirine yapışır.
Bazı insanlar, 13.kaburga çifti veya ekstra bir basamak gibi fazla kemiklerle doğarlar. Hatta bazı insanlar yaşamları boyunca fazladan geliştirirler. Son zamanda yapılan bir çalışma, dizinin arkasında bulunan fasulye şeklindeki küçük bir kemik olan fabella’nın, beslenmenin artması ve insanların ağırlaşması nedeniyle insan vücudunda daha yaygın hale geldiğini göstermiştir.
2) İnsan İskeleti Sürekli Olarak Değişiyor
Çocukluk yıllarında boyunuzun değişmesi hızlı bir şekilde gerçekleşir. Yetişkin bir insan seviyesine gelmemiz için gençlik yıllarında da değişime uğrarız. Ancak kemiklerimiz büyümeyi bıraktığında bile boyumuz değişebilir.
Eklemlerde ( iki kemiğin birleştiği yerler), kemikleri örten kıkırdak tabakası vardır. Kıkırdak, su, kollajenler, proteoglikanlar ve hücrelerden oluşan lastikli bir doku katmanıdır. Bir gün boyunca, özellikle omurganızda ki kıkırdak, yer çekimi tarafından sıkıştırılır. Bu durumun sonucunda ne olduğunu anlamanız için yatmanız gerekir. Boyunuz kısaldığını düşünürsünüz bu doğrudur, ancak yatay bir şekilde bir süre yattıktan sonra kıkırdaklar aynı boyutuna geri dönecektir.
3) Sadece Bir Kemik Başka Bir Kemiğe Bağlı Değil
Kalça kemiği uyluk kemiğine bağlı… ama insan iskeletindeki bütün kemikler birbirine bağlı değildir. Tek istisna hyoid kemiğidir.
U şeklindeki hyoid kemiği dilin tabanında oturur ve yukarıdaki kafatasının tabanından ve çene kemiğinden kaslar ve bağlar tarafından yerinde tutulur. Bu kemik, insanların konuşmasını, nefes almasını ve yutmasını sağlar.
Öyle ki, hyoid kemiğini kırmak neredeyse imkansızdır. Otopsi muayenesinde kırık bir hyoid kemiğine rast gelirseniz, büyük ihtimalle boğulma sonucunda ölmüştür.
4) Kemik İliği Sadece Boşlukları Doldurmaz
Uyluk kemiği gibi uzun kemikler, yağ hücreleri, kan hücreleri ve bağışıklık hücrelerinden oluşan kemik iliği ile doldurulur. Çocuklarda kemik iliği, kan hücrelerinin yapımında rol aldığı için kırmızıdır. Yetişkinlerde kemik iliği sarıdır ve yetişkin vücuttaki bütün yağların % 10’unu içerir. Son yapılan araştırmalarda, kemik iliklerinin vücudumuzda bazı metabolik ve endokrin fonksiyonları etkilediği tespit edilmiştir.
5) En Küçük Kemikler Kulaktadır
İnsan vücudundaki en küçük kemikler, çekiç, örs ve üzengidir. Bu kemiklerin görevi, ses titreşimlerini havadan iç kulaktaki sıvıya iletmektir. Bunlar sadece vücuttaki en küçük kemikler değil, aynı zamanda bir yaşından sonra yeniden şekillenmeyen tek kemiklerdir. Bu özellikleri bizim için çok önemlidir, çünkü duymamız için bu kemiklerin değişmemesi gerekir.


Vücudun en küçük kemikleri: çekiç (solda), örs (üstte sağda) ve üzengi (altta sağda).
Kemikler, arkeolojik ve adli vakıalarda önemlidir. Rahimdeyken oluştukları için izotop analizi, bilinmeyen yetişkin iskeletlerinde annenin sağlığı hakkında ipuçları verebilir.
Sonuç; İskeletin fiziksel fonksiyonunun vücudu korumak olduğu uzun zamandan beri biliniyor. Örneğin kaburgalar en önemli organlarımızı korur. Kemiklerimizin bizi korumaya devam etmesi dileğiyle.
Yorumlar